Emre Yücel

Total 19 Posts

Ermeni İddialarının Perde Arkası: “12 Ayda 12 Röportaj” Üzerine Bir İnceleme

Ermeni meselesi, modern tarihin en karmaşık ve tartışmalı konularından biri olarak, akademik ve politik alanlarda yoğun tartışmalara yol açmakta, uluslarası siyasi alanda Türklere ve Türkiye Cumhuriyeti’ne, Azerbaycan’a karşı bir ırkçılık ve nefret siyasetine dayalı iftira programı olarak uygulanmaktadır. Bu iddiaların dayanakları eleştirilmemekte, ırkçı bir siyasi kültür tarafından temel gerçek olarak kabul edilmektedir. Türk-Amerikan Güvenlik Vakfı (TASFO) ile TADA tarafından ortak hazırlanan ve Serbest Yayıncılık tarafından yayımlanan “12 Ayda 12 Röportaj: Ermeni İddialarının Gerçek Yüzü” adlı kitap, bu iddiaların tarihi, hukuki ve jeopolitik yönlerine dair derinlemesine bakış açıları sunmaktadır. Proje, on iki seçkin bilim insanı ve aydın ile yapılan röportajları içermekte olup, yaygın olarak kabul edilen anlatıları çözümleyerek tarihi olayların daha az bilinen yönlerini keşfetmeyi hedeflerken okuyucuları yerleşik bakış açılarını sorgulamaya teşvik etmektedir.

Bir yıl süren bu röportajlar, Birinci Dünya Savaşı dönemindeki Ermeni sevk ve iskânının niteliği, Ermeni devrimci gruplarının rolü ve Doğu Anadolu’da hem Ermeni hem de Müslüman nüfusların maruz kaldığı sonuçlar gibi tartışmalı konuları derinlemesine ele almaktadır.

İşte bu karmaşık tarihi meseleye çok yönlü bir bakış kazandıran ileri gelen aydınlar ve önemli katkıları şu şekildedir.

Prof. Justin McCarthy:

Prof. Justin McCarthy[i], soykırım yaftasına karşı çıkmakta, Birinci Dünya Savaşı sırasında yaşanan kayıpların, sadece Ermeni kayıpları açısından değil ama aynı zamanda Anadolu’daki Türk nüfusunun daha geniş çerçevede yaşadığı acılar bağlamında ele alınması gerektiğini savunmaktadır. Demografik araştırmaların sonucunda, savaş, açlık ve göç gibi sebeplerle her iki tarafın da kitlesel ölümler yaşadığını, tek taraflı bir imha çabası olmadığını göstermektedir. McCarthy, savaş koşullarına, Andoyan mektuplarının sahteliğine ve Morgenthau’nun ırkçı yaklaşımına dikkat çekerek, Ermeni soykırımı iddiasının bir karalama, bir iftira olduğunu belirtmektedir.

Prof. Michael Gunter:

Prof. Michael Gunter[ii], soykırımın hukuki tanımlarına vurgu yaparak, soykırım suçunun sayılması için önceden Osmanlı hükümetinin soykırım tasarladığı hakkında bir kanıtın olup olmadığın sorgulamaktadır. Ermeni devrimci faaliyetleri ve Rusya ile olan ittifakların rolünü ele alan Prof Gunter, “soykırım” teriminin hukuki sonuçları tam olarak anlaşılmadan bu hukuki kavramın sınırlarının dışında kullanıldığını ileri sürmektedir. Ayrıca, soykırım propagandasının ardındaki gerçek nedenin tamamen uluslar arası alanda politik baskı oluşturmak amacında olduğunu ve hukuki açıdan soykırım suçlamasını destekleyecek hiçbir kanıtın bulunmadığını belirtmektedir.

Prof. Sean McMeekin

Prof. Sean McMeekin[iii], Üçlü İtilaf güçlerinin jeopolitik stratejileri ve Ermeni gruplarını askeri kazançlar için manipüle etmeleri hakkında tarihsel bir perspektif sunarak, Ermeni partizanların Osmanlı doğu cephesini istikrarsızlaştırmada önemli bir rol oynadığını ve bu durumun yerel nüfuslar üzerinde ağır sonuçlara yol açtığını belirtmektedir.  Sean McMeekin’in eserleri, tarihsel olayları yalnızca kronolojik bir çerçevede ele almakla kalmayıp, büyük güçlerin stratejik ve siyasi çıkarları bağlamında derinlemesine analiz ederek öne çıkmaktadır. Özellikle Osmanlı İmparatorluğu ve Rusya üzerine yaptığı araştırmalarda, geleneksel Batı merkezli anlatılara alternatif perspektifler sunar. McMeekin, jeopolitik rekabetlerin olayları nasıl şekillendirdiğini ve bu güçlerin bölge halkları üzerindeki etkisini detaylandırmaktadır. Böylece, Osmanlı’nın son dönemindeki siyasi dinamikleri ve bölgedeki büyük güçlerin etkileşimini anlamak için kapsamlı bir bakış açısı sağlamaktadır.

Prof. Oleg Kuznetsov

Prof. Oleg Kuznetsov[iv], Ermeni milliyetçiliğinin ideolojisi ve sistematik şiddetle olan bağlantısını incelemektedir ve bununla ilgili önemli bilimsel eserler yayınlamıştır. ASALA gibi Ermeni terörist hareketlerinin kökenlerini ve bunların 20. yüzyıl boyunca bölgesel politikalar üzerindeki etkisini tartışan Prof. Kuznetsov’un bu konuda bir de eseri vardır: ‘The History of Transnational Armenian Terrorism in the Twentieth Century’ (Türkçesi: Yirminci Yüzyıl’da Uluslar arası Ermeni Terörizminin Tarihi.’) Prof. Kuznetsov, ayrıca, bu kitabını oluşturan araştırmalarını yayınlarken yaşadıklarını anlatmakta ve Fanatik Terörist Ermenilerin Rusya’da kendisine ve Rus milletine karşı ihanet içindeki terörist tutumlarının örneklerini vermektedir.

Prof. Oleg Kuznetsov, Ermeni milliyetçiliği, Ermeni devrimci hareketleri ve 20. yüzyılda ASALA gibi Ermeni terör örgütlerinin faaliyetleri üzerine yaptığı çalışmalar nedeniyle eleştirilere ve baskılara maruz kalmıştır. Özellikle, Kuznetsov’un Ermeni milliyetçiliğinin tarihsel arka planı ve Ermeni örgütlerinin Osmanlı İmparatorluğu ve Rusya’daki Müslüman topluluklara yönelik saldırıları hakkındaki araştırmaları, Ermeni diasporası ve Ermeni milliyetçileri tarafından yoğun bir tepkiyle karşılanmıştır.

Bu tepkilerin sebepleri arasında, Kuznetsov’un Ermeni tarih anlatısında yer alan yanlı ve bilerek atılan iftira ve yalan bilgileri fark ederek bunları düzeltmeye çalışması, gördüğü bilimsellik ve akademik ahlaktan uzak davranışlara rağmen iftiralara meydan okuyan analizler yapması, Ermeni terör hareketlerinin bölgede yarattığı olumsuz etkileri detaylandırması ve ASALA gibi örgütlerin faaliyetlerini açıkça eleştirmesi yer almaktadır. Kuznetsov’un çalışmaları, Ermeni meselesini Batı merkezli anlatıların dışına çıkararak yeni bir perspektif sunmakta ve bu durum, bazı çevreler tarafından karşı propaganda olarak yorumlanmaktadır. Ayrıca, Ermeni soykırımı iddialarını sorgulayan analizleri de Ermeni diasporası tarafından tepkiyle karşılanmasına neden olmuştur.

Kuznetsov’un araştırmalarının Ermeni meselesiyle ilgili Batı merkezli ve geleneksel anlatılara karşı çıkması, Osmanlı İmparatorluğu döneminde Ermeni örgütlerinin Müslüman topluluklara karşı gerçekleştirdiği saldırılara dair iddiaları belgelediği için Rusya’daki bazı Ermeni grupların eleştirileri ve tepkilerine maruz kalmış, bu tepkiler zaman zaman baskı ve tehdide kadar uzanmıştır.

Kuznetsov’un Rusya’daki ileri gelen akademik kurumlarda çalışma yapmasının önündeki engeller, bu tür hassas konuları araştıran ve eleştirel perspektif sunan akademisyenlerin karşılaştığı siyasi ve sosyal baskılarla ilişkilidir. Rusya’da güçlü bir Ermeni diasporası bulunmakta olup, bu gruplar tarihsel olaylarla ilgili tartışmaların kendilerince kabul edilen anlatılar dışına çıkmasını istememektedir. Faşizan ve ırkçı, akademik ve bilimsel ahlaktan uzak olan bu terörist grupların Rusya’nın ileri gelen bazı tarihi bilimsel kurumları ele geçirmeleri nedeniyle Kuznetsov, Rusya’da akademik kariyerine rahatça devam edememekte, bilimsel çalışmalarını yapamamakta ve bu baskılar onun Azerbaycan’da bağımsız akademik çalışmalar yapmasına yol açmaktadır.

Dr. Robert B. McKay

Dr. Robert B. McKay[v], Osmanlı İmparatorluğu ve Ermeni meselesi üzerine çalışmalarıyla tanınan bir akademisyendir. Uzun yıllar Türkiye’de öğretim görevlisi olarak çalışan McKay, özellikle Ermeni diasporasının ve Batı kamuoyunun Osmanlı Ermenileriyle ilgili anlatılarındaki çelişkileri ve abartılı yönleri ele almıştır. McKay’in çalışmaları, Ermeni meselesine daha dengeli ve objektif bir bakış açısı sunmayı amaçlar.

Dr. Robert B. McKay, Türkiye’de yıllarca öğretim yaptıktan sonra kazandığı kendine özgün bir bakış açısıyla, Ermeni diasporasının anlatılarını ve tutarsızlıklarını değerlendirmektedir. Ermenilerin sadece mağdur olarak gösterilmesini eleştirirken, tüm toplulukların yaşadığı acıların kabul edilmesi gerektiğini savunmaktadır.  Ayrıca, Türklere karşı yapılan bu haksız ve ırkçı suçlamaların Türkleri ve Türkiye’yi sadece başka mecralara ve Batı’ya dostluk dışında, örneğin NATO üyeliğinin dışında olanaklara iteceğini söyleyen McKay, bu ırkçı iftiralara ve nefret siyasetine devam eden vizyonsuz günümüz politikacılarını uyarmaktadır.

Prof. Jeremy Salt

Prof. Jeremy Salt[vi], Ermeni milliyetçi hedeflerini ve bunların Doğu Anadolu’daki Türk nüfuslar üzerindeki sonuçlarını analiz etmektedir. Bu bölgelerdeki Türklerin sürgün edilmesinin ve katledilmesinin, bir Ermeni devleti kurmayı amaçlayan daha geniş bir stratejinin parçası olduğunu bulgularıyla belirtmektedir.  Bu bulguları araştırmaya ve yayınlamaya çalışan diğer araştırmacı bilim insanlarının istedikleri araştırma fonlarını vermeyerek baskı altında tutan bir yönetici grubunun bilim dünyasına utanç getirdiğini, aynı üst yönetimin kanıt olarak sunulamayacak kadar yalan ve iftira ile dolu uyduruk bilgileri gerçekmiş gibi anlatmasının bir utanç kaynağı olduğunu bildirmektedir.

Prof. Ömer Lütfi Taşçıoğlu

Prof. Ömer Lütfi Taşçıoğlu[vii], Türk-Ermeni ilişkileri uzmanı olarak, Ermenilerin talep ettiği Anadolu topraklarının tarih boyunca binlerce yıl Türklere ait olduğunu vurgulamaktadır. Taşçıoğlu, yabancı güçlerin uzun süredir Ermeni nüfusunu kullanarak Anadolu’da bir üs kurma çabası içinde olduklarını ve Türk egemenliğini zayıflatmaya çalıştıklarını ifade ettiği röportajında, Ermeni kayıplarının sadece 59.000 civarında olduğunu, buna karşılık Türklerin korkunç kayıplar yaşadığını ve Amerikalı yardım dernekleri tarafından sadece Ermenilere yardım edilirken Türklere hiçbir yardım yapılmadığını ve Türklerin kaderlerine terk edildiklerini belirtmektedir. Arşiv belgelerine dayanan araştırmalarına göre, soykırım suçlamalarının tarihi ve hukuki bir temelinin olmadığını, bu iddiaların Osmanlı İmparatorluğu’na karşı dış güçlerin jeopolitik amaçları doğrultusunda ortaya atıldığını ve siyasi amaçlar için, Türkiye Cumhuriyeti’ni sıkıştırmak ve olumsuz duruma düşürmek için uygulanan bir iftira olduğunu belirtmektedir.

Dr. Patrick Walsh

Dr. Patrick Walsh[viii], Ermeni olaylarına “soykırım” teriminin kullanılmasının hukuki olarak yanlış olduğunu ve bu terimin ancak İkinci Dünya Savaşı sonrasında uluslararası hukukta yer aldığını belirtir. 1915 olaylarına bu terimi uygulamanın hukuki bir temele dayanmadığını ve tarihi gerçeklerden çok politik bir araç olarak kullanıldığını ifade etmektedir. Walsh, İngiliz ve Batı’nın çıkarlarının tarih boyunca Türklere karşı bu uyduruk hikayeyi nasıl kullandığını ve Batı’nın kendi müdahil olduğu benzer çatışmaları görmezden geldiğini örnekleriyle kısa ve öz olarak açıklamaktadır.

Dr. Christian Johannes Henrich

Dr. Christian Johannes Henrich[ix], Güneydoğu Avrupa ve Kafkasya Araştırma Merkezi’ndeki (SOEK) çalışmaları kapsamında Balkanlar ve Kafkasya’daki bölgesel çatışmaların tarihsel bağlamına bütüncül bir bakış açısıyla odaklanır. Politikacıların genellikle Ermeni meselesini ele alırken bilimsel titizlikten yoksun olduklarını ve bu durumun kararların araştırma yerine siyasete dayanarak alınmasına yol açtığını ifade eder. Henrich, gerçek bir anlayışa ulaşmanın bağımsız araştırma gerektirdiğini, ancak sınırlı kaynaklar ve siyasi önyargıların bu süreci engellediğini vurgulamaktadır.

Dr. Maxime Gauin

Dr. Maxime Gauin[x], Ermeni soykırımı iddialarında kullanılan Andoyan belgeleri gibi kilit belgelerin geçerliliğini eleştirmektedir. Bu belgelerin sahte olduğunu ve bu durumun soykırım anlatısını büyük ölçüde zayıflattığını savunmaktadır.  Gauin yaptığı ısrarlı bilimsel araştırmaların neticesinde büyük ve demokratik olduklarını iddia eden devletlerin temel amaçlarının Türklere karşı nefret ve iftira siyasetine destek vermelerinin iddia ettikleri demokrasi ve hukuk kavramlarına zıt olduğunu belirtmekte, iddiaların yalan olduğunu ispat eden araştırma ve yazılarına devam etmektedir.

Av. Bruce Fein

Av. Bruce Fein[xi], Ermeni iddialarına uluslararası hukukun uygulanmasındaki tutarsızlıkları incelemekte, tarafsız kanıtların eksikliği ve soykırım tanımalarının ardındaki siyasi motivasyonların, bu iddiaların hukuki açıdan şüpheli hale gelmesine neden olduğunu anlatmaktadır.  Aynı zamanda Türk ulusunun bu iftiralar kadar, iftiraları atan kişi ve kurumları öğrenmesi, kendi tarihlerini iyi öğrenip haklarını savunmak için, gerektiğinde hukuken gereken adımları atması ve bilinçlenmesi gerektiğini vurgulamakta, bu çabaların karşısında duran otoritelerin bu eğitimleri vermeyerek büyük bir gaflet içine girdiğini vurgulamaktadır.

Dr. Mehmet Perinçek

Dr. Mehmet Perinçek[xii], Ermeni devrimci gruplarının, özellikle Taşnakların, etnik gerilimleri ve şiddeti nasıl körüklediğini tartışırken, Osmanlı’nın tepkisinin, sevk ve iskan da dahil olmak üzere, bir soykırım kampanyasından ziyade, silahlı bir kalkışmanın önlenmesine yönelik olduğunu belgelerle belirtmektedir.  Bu kalkışmaların, zaman akışı içinde Rus askeri önderliği ve istihbaratı tarafından Rus devlet merkezine sık aralıklarla bildirildiğini, Ruslar ile Ermeni kalkışmacıların silahlanmalarının ve devamında oluşan katliamların planlandığını belirtmektedir. Bu bulgular, Osmanlı Devleti’ne karşı gelen, ihanet eden, Osmanlı vatandaşı Ermenilerin Rus sınırlarından sızarak giren Daşnaksütyun gibi dış düşman kuvvetler ile yaptıkları işbirliğini gösteren kanıtlardır.

 

12 Ayda 12 Röportaj: Ermeni İddiaları Hakkındaki Gerçek“, başlıklı bu değerli eserde beni özellikle etkileyen en çarpıcı bulguları ana maddeler halinde özetle sıralamak isterim.

  • Ermeniler, Osmanlı vatandaşı olmalarına rağmen Ruslarla işbirliği yaparak ihanet Bu esere katılımda bulunan aydınlar, Ermeni milliyetçilerinin Birinci Dünya Savaşı sırasında Rus kuvvetleriyle olan işbirliğine vurgu yaparak, bu işbirliğinin Osmanlı doğu cephesinin istikrarsızlaşmasında kritik bir rol oynadığını belirtmektedirler. Bu ittifak, yerel nüfuslar için büyük kayıp ve korkunç acılara yol açarak, yalnızca Ermenilerin mağdur olduğu yalanını sorgulamaktadır.
  • Malta davaları ve bugüne kadar devam eden sorgulamalara rağmen herhangi bir soykırım kanıtı bulunmamaktadır. Bu esere katkı sağlamış olan bu önemli kişiler ısrarla şunu söylüyor, ‘1915 olaylarını tanımlamak için “soykırım” teriminin kullanımının yanlıştır!’ İhanet, kıtlık, isyan, göç ve askeri çatışmalar gibi savaş zamanı koşullarının karmaşıklığını göz ardı ederek, Osmanlı hükümetine, Türklere, Talat Paşa’ya ve hatta hiç ilgisi olmadığı halde Atatürk’e ve Türkiye Cumhuriyeti’ne, ‘soykırım niyeti vardı!’ iftirası, ırkçı bir iftiradan ibarettir ve sadece siyasi amaçlar gütmektedir. Bunu aydınlar eserlerinde belgeleriyle göstermektedirler.
  • 1914-1922 yılları arasında Türk nüfusları milyonlarca insan kaybetti. Kitap, Ermeni partizanları tarafından yapılan katliamlar ve zorunlu göçler nedeniyle Türklerin yaşadığı büyük kayıpları vurgulamaktadır. Bu durum, Batı tarih yazımında sıklıkla göz ardı edilen bir konudur ve savaş sırasındaki bölgenin acılarının tam olarak anlaşılmasını zorlaştırmakta, sağlıklı ve bütünsel bir değerlendirme yapılamamasına neden olan yanlı ve ırkçı bir nefret tutumuna neden olmaktadır.
  • Tarihi Belgelerin Geçerliliği kanıtlarıyla birlikte ortaya konulmalıdır. Andonyan belgeleri ve Talat Paşa telgrafları gibi Osmanlı’nın ‘soykırım’ niyetine dair kanıt olarak sıkça gösterilen belgelerin uydurma olduğu kanıtlanmakta, bu yalanları gerçek gibi ortaya koyanların niyetleri ciddi şekilde sorgulanmaktadır. Röportaj veren aydınlar, bu belgelerin sahte olduğuna dair kanıtlar sunarak, bu tarihi olayları anlatırken, yalanlardan, uydurmalardan ve iftiralardan arındırmak gerektiğini ortaya koymaktadır.
  • Yüzyılda Ermeni Terörizmi başlıklı kitap (Prof Kuznetsov), 20. yüzyılın ikinci yarısında Türk diplomatlara yönelik Ermeni terörizmi tarihini de inceleyerek, 1915 olaylarının ötesine uzanan daha geniş bir Ermeni-Türk çatışması bağlamı sunmaktadır. Ermeni olayları ile ilgili iftiralara yanlı ve ırkçı olarak destek veren Batı yaklaşımının, aslında farklı düşüncelere kapalı ve faşizan Ermeni terörizmi tarafından esir alındığını, bilimsel ve yansız, nesnel çalışmaların Ermeni terörizmi tarafından iftira, baskı, şantaj, finansal kaynakların kesilmesi, namuslu bilim insanlarının vatanlarından başka ülkelere sürülmesi ve hatta ölüm ve işkence tehdidiyle susturulmaya çalışılması gibi örnekleriyle göstermektedir.

 

Sonuç: Dengeli Bir Anlayışa Çağrı

12 Ayda 12 Röportaj: Ermeni İddiaları Hakkındaki Gerçek“, Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin devam eden tartışmalara önemli bir katkı sunmaktadır. Kitap, okuyucuları basit anlatıları sorgulamaya ve savaş zamanı Anadolu’nun çok yönlü gerçekliklerini keşfetmeye teşvik ederek, tarihi dönemin çalkantılı yapısının daha dengeli, nesnel, iftiralar ve yalanlardan uzak ve kapsamlı bir şekilde anlaşılmasını savunmaktadır. On iki bilim insanı ve avukat aydın tarafından sunulan bakış açıları, çatışmanın az bilinen yönlerine ışık tutarak, Ermeni meselesini, Osmanlı Müslümanlarının deneyimlerini ve dönemin karmaşık mirasını daha derinlemesine anlamak isteyenler için değerli bir kaynak sunmaktadır. Bu kitap, Ermeni meselesine ve Ermeni terörizmine dair daha fazla kanıt sunan, röportaj yapılan bu aydınların eserleri takip edilerek okunmalı ve notlar alınarak yeniden okunmalıdır.

Bu kitap ile birlikte, ayrıca Sayın Uluç Gürkan’ın eserlerinin okunmasını ayrıca tavsiye ederim. Sayın Uluç Gürkan ile birlikte daha nice çok değerli ve önemli bilim insanı ve eserleri vardır. Bunları da ayrıca tanıtmaya devam edeceğiz!

İyi Okumalar!

[i]Prof. Justin McCarthy;

Louisville Üniversitesi’nde görev yapan Amerikalı bir tarih profesörüdür. Uzmanlık alanları arasında Osmanlı İmparatorluğu, Balkanlar ve Orta Doğu tarihi bulunmaktadır. McCarthy, meslek hayatına felsefe alanında çalışmalar yaparak başladı ve zamanla tarih alanına yöneldi. 1967-1969 yılları arasında Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ve Ankara Üniversitesi’nde çalıştı. Prof. McCarthy, doktorasını 1978 yılında California Üniversitesi’nde (UCLA) tamamladı ve daha sonra Boğaziçi Üniversitesi tarafından fahri doktora ile ödüllendirildi. Prof. McCarthy, ayrıca Türk Araştırmaları Enstitüsü’nde yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmaktadır. Yayınladığı kitaplarda, Ermeni diasporasının soykırım anlatısını reddederek Birinci Dünya Savaşı sırasında yüz binlerce Ermeni ile Türkler ve Kürtler dahil milyonlarca Müslümanın hayatını kaybettiği gerçeğine dikkat çekmektedir.

 

Prof. Dr. Justin McCarthy, Osmanlı İmparatorluğu ve Ermeniler hakkında önemli çalışmalara imza atan bir tarih ve demografi uzmanı olarak, özellikle Osmanlı demografisi, Balkanlar, Ermeni olayları ve Birinci Dünya Savaşı üzerine kapsamlı eserler vermiştir. İşte Justin McCarthy’nin Ermeniler ve Osmanlılar üzerine yazdığı önemli eserlerinden bazıları:

 

  1. “Death and Exile: The Ethnic Cleansing of Ottoman Muslims, 1821-1922” (Ölüm ve Sürgün: Osmanlı Müslümanlarının Etnik Temizliği, 1821-1922)

Bu kitap, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde Müslüman nüfusun yaşadığı kitlesel ölümler ve sürgünler üzerine odaklanmaktadır. Ermeni olaylarının da bir parçası olarak değerlendirilen bu eser, Balkanlar ve Kafkasya’daki Müslümanların zorunlu göç ve ölümlerini incelemektedir. Osmanlı İmparatorluğu’ndaki etnik temizliği, Hristiyan ulusların bağımsızlık arayışları ve büyük güçlerin desteği bağlamında açıklayarak, bu süreçte Müslüman nüfusun yaşadığı büyük kayıpları gözler önüne serer. McCarthy’nin araştırmalarına göre, bu dönemde yaklaşık 2.5 milyon Müslüman öldü ve milyonlarcası da zorunlu göç ve yer değiştirme nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kaldı. Bu kayıplar, savaş, kıtlık, zorunlu göç ve etnik çatışmalar gibi çeşitli faktörlerin birleşimi sonucu meydana gelmiştir. Eser, Batı’da genellikle göz ardı edilen bu olayları detaylandırarak, Osmanlı’nın çöküş sürecinde yaşanan etnik ve dini çatışmaların Müslüman topluluklar üzerindeki yıkıcı etkilerini anlamak için değerli bir kaynak sunmaktadır.

 

  1. “The Ottoman Peoples and the End of Empire” (Osmanlı Halkları ve İmparatorluğun Sonu)

McCarthy, Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşüyle ilgili çeşitli etnik grupların tarihini ve yaşadıkları zorlukları ele almaktadır. Eser, Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde meydana gelen demografik değişiklikleri, savaşlar ve etnik çatışmaların Osmanlı vatandaşları üzerindeki olumsuz etkilerini derinlemesine inceler.

Kitap, Osmanlı’nın son yıllarındaki kitlesel göçler, ölümler ve sürgünlerin ardındaki siyasi ve sosyal dinamikleri açıklayarak, Osmanlı İmparatorluğu’nun sonunun bu topluluklar için nasıl zorlu bir süreç olduğunu gözler önüne serer.

 

  1. “The Armenian Rebellion at Van” (Van’daki Ermeni İsyanı)

Bu eser, Van şehrinde Birinci Dünya Savaşı sırasında yaşanan Ermeni isyanını konu alır. McCarthy, isyanın ve Ermeniler ile Osmanlılar arasındaki ilişkilerin detaylarını anlatırken, Osmanlı hükümetinin tepkisini ve bölgedeki Türk nüfusun yaşadığı acıları da ele almaktadır. Kitap, Ermeni devrimci gruplarının Doğu Anadolu’da Osmanlı yönetimine karşı gerçekleştirdiği ayaklanmaları ve bu ayaklanmaların Osmanlı Müslüman nüfusu üzerindeki etkilerini, katliamları ve suçları derinlemesine analiz eder. Van isyanının tarihsel bağlamını açıklayarak, Ermeni devrimcilerinin bölgedeki Müslüman topluluklara yönelik saldırılarını ve Osmanlı Devleti’nin aldığı önlemleri detaylandırır. Kitap, Osmanlı-Ermeni ilişkilerindeki gerilimleri ve bu olayların neden olduğu kitlesel göç, çatışma ve etnik gerilimleri anlamak isteyenler için önemli bir kaynak olarak kabul edilir.

 

  1. “The Turk in America: The Creation of an Enduring Prejudice” (Amerika’daki Türk: Kalıcı Bir Önyargının Yaratılması)

Kitap, Amerikan toplumunda Türkler hakkında nasıl bir önyargı yaratıldığını ve bu önyargının Osmanlı-Ermeni ilişkileriyle olan bağlantısını incelemektedir. Bugüne kadar hiçbir yerde yayınlanmamış son derece özgün ve değerli belgeleri içeren bir eserdir. Amerikan halkının ve devletinin hiçbir teyit yapmadan İngilizler tarafından yapılmakta olan yalan yanlış iftiraları olduğu gibi gerçek olarak aldıktan sonra Ermenilere sadece Hristiyan oldukları için bugünkü anlamda milyonlarca dolar hibe yardımında bulunurken, aynı ve hatta daha kötü durumda olan Türklere sadece Müslüman oldukları için hiçbir yardım yapmadıkları gibi, hiçbir şekilde gitmedikleri yerler hakkında türlü yalanlar söyleyen Amerikalı misyonerlerin Türklere attıkları iftiraları kanıtlarıyla birlikte deşifre etmektedir.

 

  1. “Muslims and Minorities: The Population of Ottoman Anatolia and the End of the Empire” (Müslümanlar ve Azınlıklar: Osmanlı Anadolu’sunun Nüfusu ve İmparatorluğun Sonu)

Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde Anadolu’daki Müslümanlar ve azınlıklar arasındaki demografik değişimlere odaklanan bu kitap, Ermeni olaylarının arka planını da anlamaya yardımcı olur. McCarthy’ye göre, 19. yüzyılın sonlarından Osmanlı İmparatorluğu’nun sonuna kadar geçen süreçte, yaklaşık 2.5 milyon Osmanlı Müslümanı öldü ve milyonlarca Müslüman da göç etmek zorunda kaldı. Bu göçler, çoğunlukla Balkanlar, Kafkasya ve Orta Doğu’dan Anadolu’ya zorla yer değişiklikleri şeklinde olmuştur.

McCarthy’nin verilerine göre, Osmanlı topraklarında Müslüman nüfusa yönelik etnik temizlik uygulamaları sonucu 6 milyona yakın Müslüman evlerinden sürülmüş ya da mülteci haline gelmiştir. Kitap, Osmanlı Müslümanlarının trajik kayıplarını ve göç süreçlerini ayrıntılı bir şekilde ele alarak, tarihsel olarak sıklıkla göz ardı edilen bu kayıpları belgelemeyi amaçlamaktadır.

 

 

  1. “Population History of the Middle East and the Balkans” (Ortadoğu ve Balkanların Nüfus Tarihi)

McCarthy, bu eserinde Ortadoğu ve Balkanlardaki nüfus değişikliklerini inceleyerek, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde yaşanan etnik çatışmaların nedenlerini analiz eder.

 

Prof. Dr. Justin McCarthy’nin bu eserleri, Ermeni olayları ve Osmanlı tarihi hakkında farklı bakış açıları sunmakta ve konunun daha geniş bir perspektifte değerlendirilmesine yardımcı olmaktadır.

 

[ii] Prof. Michael Gunter;

Tennessee Technological University’de siyaset bilimi alanında profesör olarak görev yapan bir akademisyendir. Özellikle Osmanlı İmparatorluğu dönemi, Ermeni meselesi, Türkiye’nin modern dış politikası ve Kürt sorunu üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır. Gunter hem tarihsel hem de politik perspektiften, bölgesel çatışmaların dinamiklerini analiz eden önemli bir uzmandır.

 

İşte Michael Gunter’in bazı önemli eserleri:

 

  1. “Armenian History and the Question of Genocide” (Ermeni Tarihi ve Soykırım Sorunu)

Bu kitap, Ermeni meselesini tarihsel bir perspektiften ele alarak, soykırım iddialarını analiz eder ve tartışmalı konulara açıklık getirir.

 

  1. “The Kurds in Turkey: A Political Dilemma” (Türkiye’deki Kürtler: Siyasi bir İkilem)

Bu eserde Gunter, Türkiye’deki Kürt sorununun kökenlerini ve gelişimini inceleyerek, bu meselenin Türk siyasetindeki etkilerini analiz eder.

 

  1. “The Kurds Ascending: The Evolving Solution to the Kurdish Problem in Iraq and Turkey” (“Yükselen Kürtler: Irak ve Türkiye’de Kürt Sorununa Evrilen Çözüm” şeklinde ifade edilebilir)

Bu kitap, Irak ve Türkiye’deki Kürt meselesinin çözümüne yönelik gelişen stratejileri inceler, bölgesel dinamiklere dair derin bir bakış sunmaktadır.

 

  1. “Pursuing the Just Cause of Their People: A Study of Contemporary Armenian Terrorism” (“Halklarının Haklı Davasını Takip Etmek: Çağdaş Ermeni Terörizmi Üzerine Bir İnceleme” şeklinde ifade edilebilir.)

Gunter, bu eserinde Ermeni terörizminin tarihsel gelişimini ve etkilerini analiz eder, terör faaliyetlerinin arka planını ortaya koyar. Modern Ermeni terör hareketlerinin tarihsel gelişimini ve etkilerini ele almaktadır. Gunter, Ermeni terörizminin kökenlerini, siyasi motivasyonlarını ve bu faaliyetlerin bölgesel ve uluslararası etkilerini analiz etmektedir.

 

 

  1. “The Kurdish Predicament in Iraq: A Political Analysis” (Irak’ta Kürtlerin Çıkmazı: Siyasal Bir Analiz)

Bu kitap, Irak’taki Kürtlerin siyasi durumunu ele alarak, onların karşılaştığı zorlukları ve bölgedeki diğer aktörlerle olan ilişkilerini analiz etmektedir. Bu eserde Prof. Michael Gunter, Irak’taki Kürtlerin bağımsızlık ve özerklik taleplerini tarihsel, sosyal ve siyasi bağlamda derinlemesine incelemektedir. Kitap, Kürtlerin Irak hükümetiyle olan ilişkilerini ve bu durumun bölgesel istikrar üzerindeki etkilerini ele alarak, Kürt meselesinin arka planını ve güncel siyasi dinamiklerini kapsamlı bir şekilde değerlendirir.

Bu eser, Irak’taki Kürt sorununun kökenlerini anlamak ve güncel durum hakkında bilgi edinmek isteyenler için önemli bir kaynak niteliğindedir.

 

Gunter’in çalışmaları, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemi, Ermeni iddiaları, Kürt sorunları ve bölgesel çatışmalar hakkında derinlemesine analizler sunar.

 

[iii] Prof. Sean McMeekin;

Ünlü bir tarihçi ve modern Avrupa ve Orta Doğu tarihi üzerine uzmanlaşmış akademisyendir. Özellikle Birinci Dünya Savaşı, Rus Devrimi ve Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerine dair yaptığı çalışmalarıyla tanınır. McMeekin, savaşın jeopolitik, askeri ve diplomatik boyutlarını inceleyerek, büyük güçlerin stratejik kararlarını ve bunun bölgesel halklar üzerindeki etkilerini analiz etmektedir.

Öne çıkan eserlerinden bazıları şunlardır:

  1. “The Russian Origins of the First World War”
    • Bu kitapta McMeekin, Birinci Dünya Savaşı’nın kökenlerini Rusya’nın stratejik hedefleri üzerinden inceleyerek geleneksel Batı merkezli tarih anlayışına meydan okur.
  2. “The Ottoman Endgame: War, Revolution, and the Making of the Modern Middle East, 1908-1923”
    • Bu eser, Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş süreci ve Birinci Dünya Savaşı’nın sonrasındaki gelişmeleri kapsar. McMeekin, Osmanlı topraklarında yaşanan etnik çatışmaları, İttifak ve İtilaf Devletleri arasındaki jeopolitik çekişmeleri ve Ermeni meselelerini analiz eder. Kitap, özellikle Osmanlı’nın son döneminde Türkler, Ermeniler ve bölgedeki diğer etnik gruplar arasındaki çatışmaların arka planını ele almaktadır.
  3. “July 1914: Countdown to War”
    • Savaşın patlak vermesine yol açan karmaşık olaylar dizisini ayrıntılı bir şekilde inceleyen McMeekin, liderlerin kararlarını ve kriz yönetimini gözler önüne serer. McMeekin, savaşın kökenlerine değinirken Osmanlı İmparatorluğu’nun savaşa dahil olma sürecini ve bu süreçte Ermeni meselelerinin İttifak güçleri açısından nasıl ele alındığını da tartışmakta, Ermeni ‘kartı’nın tıpkı bugün PKK kartıyla Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Türk Milleti’ne karşı girişilen şantaj ve nefret politikasının bir benzerinin o gün nasıl kullanıldığını ortaya koymaktadır.
  4. “Stalin’s War: A New History of World War II”
    • İkinci Dünya Savaşı’nın Stalin perspektifinden ele alındığı bu kitap, savaşın Sovyet stratejileri ve çıkarları doğrultusunda nasıl şekillendiğini tartışır.

McMeekin’in eserleri, olayları yalnızca kronolojik olarak değil, aynı zamanda büyük güçlerin stratejik ve siyasi çıkarları bağlamında değerlendirmesiyle dikkat çeker. Özellikle Osmanlı İmparatorluğu ve Rusya üzerine yaptığı çalışmalar, geleneksel Batı merkezli anlatılara alternatif perspektifler sunar.

 

 

[iv] Prof. Oleg Kuznetsov;

Bir Rus tarihçi ve özellikle Kafkasya, Osmanlı İmparatorluğu ve Ermeni milliyetçiliği üzerine çalışmalar yapmış bir akademisyendir. Kuznetsov, Ermeni milliyetçiliğinin tarihsel gelişimini, ideolojik temellerini ve 20. yüzyıldaki Ermeni terör hareketlerini incelemektedir. Ermeni devrimci hareketlerinin Osmanlı İmparatorluğu ve Rusya üzerindeki etkilerini, ayrıca bu hareketlerin bölgesel istikrarsızlığa katkılarını analiz eder.

Özellikle aşağıda sıralanan kitap ve çalışmalarında Ermeni meselesine ve Ermeni milliyetçiliğine dair derinlemesine analizler bulunmaktadır:

  1. “The History of Transnational Armenian Terrorism in the 20th Century” (20. Yüzyılda Ulusötesi Ermeni Terörizminin Tarihi)
    • Bu çalışmada Kuznetsov, Ermeni terörizminin ideolojik temellerini ve ASALA gibi örgütlerin bölgesel güvenlik üzerindeki etkilerini inceler. Kitap, Ermeni milliyetçiliğinin Kafkasya ve Orta Doğu’daki terör faaliyetlerini detaylandırır ve Osmanlı döneminden günümüze kadar süregelen şiddet hareketlerini ele alır.
  2. “Armenian Nationalism: Origins, Ideology, and Historical Development” (Ermeni Milliyetçiliği: Kökenleri, İdeolojisi ve Tarihsel Gelişimi)
    • Bu eserde Kuznetsov, Ermeni milliyetçiliğinin tarihi ve ideolojik altyapısını inceler. Özellikle Ermeni milliyetçi hareketlerinin Osmanlı İmparatorluğu’ndaki etkilerine, bağımsızlık hedeflerine ve Müslüman nüfusa yönelik şiddet olaylarına değinir.

Prof. Kuznetsov’un çalışmaları, Ermeni milliyetçiliğini bölgesel bir güvenlik sorunu olarak ele alır ve tarihsel olayları detaylandırarak Osmanlı ve Rusya’nın karşılaştığı zorlukları açıklar. Özellikle Kafkasya’daki etnik gerilimler ve bu gerilimlerin modern dönemdeki yansımaları üzerine odaklanır. Bu çalışmalar, tarihsel perspektiften Ermeni milliyetçiliğini ve bölgesel çatışmaları incelemek için önemli kaynaklardır.

 

[v] Öğretmen Robert B. McKay;

McKay’in eserleri, Türk ve Müslüman topluluklarının yaşadığı kayıpları Batı kamuoyuna tanıtmayı ve tarihsel olaylara daha dengeli bir bakış açısı kazandırmayı hedefler. Daha fazla bilgiye, Türk-American Forum ve Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) gibi platformlardaki yazılarından ulaşabilirsiniz.

Robert B. McKay’in The Turkish-Armenian Controversy’s Reflection to America and Whether Armenia is Used for Russia’s Geopolitical Objectives başlıklı yazısında, 1959’da öğretmen olarak Tarsus Amerikan Koleji’nde çalışmak için Türkiye’ye geldiğinden bahseder. McKay, Amerikan Board of Commissioners for Foreign Missions (ABCFM) tarafından yönetilen bu okulların Osmanlı İmparatorluğu’ndaki Hristiyan topluluklarla yakın ilişkiler içinde olduğunu ve Ermenilerin soykırım iddialarının Batı’da tek taraflı bir bakış açısıyla aktarıldığını vurgular.

McKay, bu olayların iki yönlü bir perspektif gerektirdiğini belirtir. Birinci Dünya Savaşı sonunda Osmanlı’nın kaos içinde olduğunu, savaş, açlık ve hastalıklardan dolayı büyük kayıplar yaşandığını ve bu durumun Türk halkı için de büyük acılar getirdiğini ifade eder. Ermeni iddialarının, özellikle Batı dünyasında Osmanlı’ya yönelik önyargılara dayalı bir biçimde yansıtıldığını, bunun yanı sıra Ermeni hareketlerinin Rusya’nın jeopolitik hedeflerine hizmet etmek amacıyla kullanıldığını öne sürer.

 

 

“A Clear Channel to Promote Armenian Deception to America and the Question of Armenia as a Pawn of Russian Geopolitical Desires: Let their words, and their actions reveal the truthRobert B. McKay, PhD (2 January 2022)

https://avimbulten.org/Blog/THE-TURKISH-ARMENIAN-CONTROVERSY-S-REFLECTION-TO-AMERICA-AND-WHETHER-ARMENIA-IS-USED-FOR-RUSSIA-S-GEOPOLITICAL-OBJECTIVES-ROBERT-B-MCKAY-02-01-2022

https://avim.org.tr/public/images/uploads/files/R_B_%20McKay%2C%20Deception%20and%20Geopolitics%2C%20America%2C%20Armenia%2C%20Russia%20(2022).pdf

 

McKay’in çalışmaları ve yazıları arasında A Letter on the Armenian Issue başlıklı bir değerlendirme de bulunur. Bu yazıda, Ermeni olaylarının Batı perspektifinde nasıl ele alındığı ve bu olayların Osmanlı topraklarındaki Müslüman nüfus üzerindeki etkilerini detaylandırır​

 

https://www.turkishnews.com/en/content/2012/05/09/a-letter-from-dr-robert-b-mckay-armenian-issue/#gsc.tab=0

 

[vi] Prof. Jeremy Salt;

Orta Doğu tarihi ve özellikle Osmanlı İmparatorluğu, Türkiye, Ermeni meselesi, ve Batı medyasının bu konulardaki anlatıları üzerine uzmanlaşmış bir tarihçidir. Avustralya’daki Melbourne Üniversitesi’nde ve Bilkent Üniversitesi’nde akademik görevlerde bulunmuş olan Salt, tarihsel olaylara eleştirel bir bakış açısı getirmesi ve geleneksel Batı merkezli anlatıları sorgulamasıyla tanınır.

Öne Çıkan Eserleri ve Çalışmaları:

  1. “The Last Ottoman Wars: The Human Cost, 1877–1923” (Son Osmanlı Savaşları’nın İnsan Bedeli, 1877–1923)
    • Jeremy Salt’ın The Last Ottoman Wars: The Human Cost, 1877–1923 adlı eseri, Osmanlı İmparatorluğu’nun son savaşlarında hem Hristiyan hem de Müslüman sivillerin yaşadığı acılara dengeli bir bakış sunar. 1877’den Kurtuluş Savaşı’na kadar süren çatışmaları kapsayan kitap, sivillerin karşı karşıya kaldığı insani krizleri, zorunlu göçleri ve propaganda etkilerini vurgular. Salt, ana akım tarih anlatılarına meydan okuyarak, geç Osmanlı döneminin geniş insanî maliyetlerini ve politik karmaşıklıklarını gözler önüne serer.
  2. “The Unmaking of the Middle East: A History of Western Disorder in Arab Lands” (Ortadoğu’nun Çöküşü: Arap Topraklarında Batı’nın Yıkıcı Düzeni Tarihi)
    • Bu kitap, Batı’nın Orta Doğu üzerindeki etkilerini ve bölgeye yönelik müdahalelerinin yıkıcı sonuçlarını analiz eder. Salt, emperyalist çıkarların ve jeopolitik hesapların Orta Doğu’daki çatışmaları nasıl körüklediğini ve bu süreçteki Batı medyasının rolünü inceler.
  3. “Imperialism, Evangelism and the Ottoman Armenians 1878-1896” (Imperialism, Evangelism and the Ottoman Armenians 1878-1896)
    • Salt, bu eserinde Osmanlı İmparatorluğu’ndaki Ermeni meselesinin 19. yüzyılın sonlarında Batılı misyonerler ve emperyalist güçler tarafından nasıl etkilendiğini inceler. Özellikle Ermenilerin Osmanlı Devleti’ne karşı ayaklanma sürecinde Batı desteğini nasıl aldıklarını ve bu sürecin Osmanlı toplumu üzerindeki etkilerini değerlendirir.
  4. Makale ve Konferans Çalışmaları
    • Salt, çeşitli makalelerinde Ermeni meselesinin tek yönlü bir şekilde Batı basını ve kamuoyuna yansıtılmasını eleştirir. Ermeni milliyetçi gruplarının Doğu Anadolu’daki Müslüman halka karşı yürüttükleri saldırılara ve bu eylemlerin görmezden gelindiğine dikkat çeker.
    • Jeremy, S. A. L. T. “ARMENIANS AND SYRIA 1915 AND 2013.”
    • Salt, Jeremy. “Containing the “Arab spring”.” Interface4, no. 1 (2012): 54-66.
    • Salt, Jeremy. “The narrative gap in Ottoman Armenian history.” Middle Eastern Studies39, no. 1 (2003): 19-36.
    • Salt, Jeremy. “Trouble wherever they went: American missionaries in Anatolia and Ottoman Syria in the nineteenth century.” The Muslim World92, no. 3-4 (2002): 287-313.
    • Salt, Jeremy. “Turkey’s military” democracy”.” CURRENT HISTORY-NEW YORK THEN PHILADELPHIA-98 (1999): 72-78.
    • Salt, Jeremy. “Nationalism and the rise of Muslim sentiment in Turkey.” Middle Eastern Studies31, no. 1 (1995): 13-27.
    • Salt, Jeremy. “Britain, the Armenian question and the cause of Ottoman reform: 1894–96.” Middle Eastern Studies26, no. 3 (1990): 308-328.

 

[vii] Prof. Ömer Lütfi Taşçıoğlu:

Türk Silahlı Kuvvetleri’nden Emekli bir Albayıdır. 1970 yılında Kara Harp Okulu’ndan ve 1983 yılında Harp Akademisi’nden mezun olmuştur. Türk Silahlı Kuvvetleri’nde çeşitli görevlerde bulunmuş, Kıbrıs Barış Harekâtı’na katılmış ve Birinci Körfez Krizi sırasında Ürdün’de askeri ataşe olarak görev yapmıştır. 31 yıllık askeri kariyerinin ardından 2001 yılında emekliye ayrılmıştır. Akademik alanda ise 2014 yılında Gazi Üniversitesi’nde “Arşiv Belgelerine Göre Türk-Ermeni İlişkilerinde Katliam ve Soykırım İddiaları” başlıklı doktora tezini tamamlamış ve 2020 yılında doçent unvanını almıştır.

Önemli Eserleri

  1. Türk-Ermeni İlişkilerinde Tarihi Gerçekler
  2. ABD’nin Küreselleşme Politikaları ve Türkiye’nin Ortadoğu’daki Rolü
  3. Türk-Ermeni İlişkilerinde Tarihi, Siyasi ve Hukuki Gerçekler
  4. Yabancı Devletlerin Türkiye’yi Parçalama Planları

Prof. Taşçıoğlu’nun çalışmaları, Ermeni meselesi etrafında şekillenen jeopolitik olguları açıklıkla ortaya koymaktadır ve soykırım iddialarına karşı arşiv belgelerine ve kanıtlara dayalı bir açıklama ve çözümleme sunar. Araştırmaları, yabancı güçlerin Türk-Ermeni ilişkileri üzerindeki etkilerini ve bu tarihsel yorumların günümüzdeki önemini vurgulamaktadır

 

 

 

[viii] Dr. Patrick Walsh:

Kuzey İrlanda’dan bir tarihçi ve siyaset bilimcidir. Queens Üniversitesi’nden Siyaset Bilimi alanında doktora derecesi almıştır ve özellikle İngiltere ve İrlanda tarihi üzerine uzmanlaşmıştır. Ayrıca Geç Dönem Osmanlı İmparatorluğu ve Kafkasya ile ilgili tarih çalışmalarıyla tanınmaktadır. Dr. Walsh’ın eserleri arasında “Great Britain Against Russia in the Caucasus: Ottoman Turks, Armenians and Azerbaijanis caught up in Geopolitics, War and Revolution” (2020) ve “The Armenian Insurrection and the Great War – A Cautionary Tale of Betrayal” (2017) gibi kitaplar bulunmaktadır. Bu eserlerinde, Kafkasya’da İngiltere ile Rusya’nın güç mücadelesi sırasında Osmanlı Türkleri, Ermeniler ve Azerbaycanlıların yaşadıkları zorlukları, jeopolitik etkileri ve savaşın bölgeye olan yansımalarını ele almıştır.

Öne çıkan kitaplarından bazıları şunlardır:

  1. “The Armenian Insurrection and the Great War: A Cautionary Tale of Betrayal” – Bu kitapta Walsh, Ermeni ayaklanmalarının Osmanlı Devleti üzerindeki etkilerini ve bu sürecin ardındaki jeopolitik çıkarları analiz etmektedir.
  2. “Great Britain Against Russia in the Caucasus: Ottoman Turks, Armenians and Azerbaijanis caught up in Geopolitics, War and Revolution” – Burada Kafkasya’daki çatışmalar ve İngiltere’nin Rusya ile olan stratejik rekabeti anlatılmaktadır.
  3. “Britain’s Great War on Turkey, from an Irish Perspective” – İrlanda’nın bakış açısıyla İngiltere’nin Osmanlı Devleti’ne yönelik savaş politikalarını değerlendiren bu çalışma, bölgedeki jeopolitik çıkarları irdelemektedir.

Ayrıca https://drpatwalsh.com/  adresinde bir blog yazmaktadır. Burada çeşitli siyasi konularda makaleleri bulunmaktadır.

 

[ix] Dr. Christian Johannes Henrich:

Dr. Christian Johannes Henrich, Alman bir siyaset bilimcisi ve araştırmacıdır. Siegen’deki Güneydoğu Avrupa ve Kafkasya Araştırma Merkezi’nin (SOEK) kurucularından ve yöneticilerindendir

Soek Online

. Akademik kariyeri boyunca Bonn, Siegen, Innsbruck ve Bursa üniversitelerinde siyaset bilimi, sosyoloji ve ekonomi eğitimi almıştır

SpringerLink

.

Öne Çıkan Yayınları:

  • “Die türkische Außenpolitik 2002-2012: Die Türkei zwischen regionalem Hegemonieanspruch und Nullproblempolitik am Beispiel der türkisch-armenischen Beziehungen” (Türk Dış Politikası 2002-2012: Türkiye’nin Bölgesel Hegemonya İddiası ile Sıfır Sorun Politikası Arasında Türk-Ermeni İlişkileri Örneği , 2013): Bu eser, Dr. Henrich’in doktora tezinin temelini oluşturmaktadır ve Türk dış politikasının 2002-2012 dönemini, özellikle Türk-Ermeni ilişkileri bağlamında analiz etmektedir.

Soek Online

 

  • “Politik und Gesellschaft im Mittleren Osten: Eine Region im Spannungsfeld politischer und gesellschaftlicher Transformation” (2023) (Ortadoğu’da Politika ve Toplum: Siyasal ve Toplumsal Dönüşüm Gerilimindeki Bir Bölge): Bu kitap, Orta Doğu’daki siyasi ve toplumsal dönüşüm süreçlerini ele alarak, bölgedeki ülkelerin politik sistemlerini ve toplum yapısını inceler

SpringerLink

.

  • “Die Außenpolitik der Türkei im Mittleren Osten: Eine Bestandsaufnahme seit 2016” (2021)( Türkiye’nin Ortadoğu’daki Dış Politikası: 2016’dan İtibaren Bir Değerlendirme): Bu eser, 2016’dan itibaren Türkiye’nin Orta Doğu’daki dış politikasını ve bölgeyle olan ilişkilerini detaylı bir şekilde değerlendirmektedir

SpringerLink

.

 

 

[x] Dr Maxime Gauin;

 Fransız bir tarihçi ve araştırmacı olarak Türkiye-Ermenistan ilişkileri ile Türk-Fransız diplomatik tarihine odaklanmaktadır. Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde doktora yapmış olan Gauin, özellikle 1915 olayları, Ermeni milliyetçiliği ve Türkiye’nin bu konudaki tarihi perspektifini incelemektedir. Yayınları arasında Review of Armenian Studies ve çeşitli Türk düşünce kuruluşları için yazdığı makaleler yer almaktadır. Çalışmaları, tarihsel anlatıların siyasallaşmasını ve Ermeni Soykırımı’nın tanınması konusundaki hukuki tartışmaları ele almaktadır.

 

 

 

[xi] Bruce Fein;

Amerikalı avukat ve anayasa hukuku uzmanı Bruce Fein Reagan Başkanlığı döneminde Anayasal Hukuk alanında başkanlık danışmanlığı yapmıştır. Bu sırada Türkiye’yi ziyaret eden Fein, Ermeni soykırım iddiaları ile ilgili incelemelerde bulunmuş ve bunun bir iftira kampanyasının eseri olduğunu ortaya çıkması üzerine, daha sonra Southern Poverty Center’in Prof Gunther Levy’ye attığı iftirada onu başarılı bir şekilde savunmuş, Prof. Levy’nin evinin teröristlerce yakılmasının tazminatını almasına yardımcı olmuştur.

Günümüze TADA’nın avukatlığını üstlenen Bruce Fein’in haklı ve doğru yanında duruşu ve sarsılmaz ahlakı karşısında saygıyla dururken onun hakkının ödenmez olduğu TADA’da yazdığı yazılardan zaten ortaya çıkmaktadır. Fein bu işleri dışında haksızlığa uğrayan ve ırkçılığın hedefi haline gelmiş, anayasal hakları çiğnenen diğer kişi kurum ve kuruluşlara da, örneğin Nijerya’da veya başka eyaletlerde, önemli konularda yardım etmekte ve davalar üstlenmekte, bazen bu davaların önderliğini yürütmektedir.

Fein’in TADA Weekly’de çıkan yazılarının belli başlıları şunlardır:

    1. 24 NISAN 2024 TARİHİNDE BAŞKAN JOE BIDEN’IN TÜRKİYE’Yİ GERÇEKLİK TAŞIMAYAN BIR ERMENİ SOYKIRIMI İDDİASINA YASLANARAK YARGILAMASINA TADA’NIN CEVABIDIR. TADA Weekly. https://tadaweekly.org/24-nisan-2024-tarihinde-baskan-joe-bidenin-turkiyeyi-gerceklik-tasimayan-bir-ermeni-soykirimi-iddiasina-yaslanarak-yargilamasina-tadanin-cevabidir/
    2. LIES, DAMN LIES, AND NETFLIX’S “FAMAGUSTA” https://tadaweekly.org/lies-damn-lies-and-netflixs-famagusta/
    3. President Joe Biden Bought and Sold by the Armenian National Committee of America https://tadaweekly.org/author/bruce-fein/page/4/
    4. PRESIDENT BIDEN POWERLESS TO ADJUDICATE GENOCIDE CLAIMS (APRIL 24, 2022) https://tadaweekly.org/author/bruce-fein/page/5/
    5. Critique of statement by president Joe Biden on Armenian remembrance day (APRIL 24, 2021) https://tadaweekly.org/author/bruce-fein/page/5/

 

Bruce Fein’in özellikle ABD anayasası ve dış politika eleştirisi üzerine kaleme aldığı bazı önemli kitap ve yazılar şunlardır:

  1. Kitaplar:
    • American Empire: Before the Fall (2010): Bu kitap, ABD dış politikasına eleştirel bir bakış sunmakta ve Amerika’nın etki alanını genişletmesinin anayasal değerlere zarar verdiğini öne sürmektedir.
    • Constitutional Peril: The Life and Death Struggle for Our Constitution and Democracy (2008): Fein, bu kitabında ABD anayasasına yönelik tehditleri ele almakta ve özellikle yürütme organının yetki aşımının demokrasiye zarar verdiğini savunmaktadır.
  2. Diğer Eserler:
    • Jumbo Shrimp: The Ultimate Oxymoron Book (2003): Dil üzerine esprili bir yorum sunan bu kitap, oksimoronları kullanarak dilin ironik yönlerine dikkat çekmektedir.
    • The Presidency’s Supremacy in Defending National Security: Bu eser, ulusal güvenlik konularında yürütme organı ile Kongre arasındaki güç dinamiklerini incelemektedir.

Fein’in eserlerinde anayasal sadakat, denetim ve dengeler, ve ABD’nin uluslararası müdahaleleri gibi konulara ağırlık verilir. Özellikle 11 Eylül sonrası ABD hükümetinin bazı uygulamalarını eleştirerek yürütme gücünün genişlemesinin ve bireysel hakların zayıflamasının demokrasiye zarar verdiğini savunmaktadır.

 

[xii] Dr Mehmet Perinçek:

Dr. Mehmet Perinçek’in eserleri özellikle Türk-Rus ilişkileri, Türk-Sovyet tarihi ve Ermeni meselesi üzerine yoğunlaşmaktadır. İşte bazı önemli çalışmaları:

  1. Rus Devlet Arşivlerinden 150 Belgede Ermeni Meselesi – Bu kitap, Rus arşivlerinden elde edilen belgelerle Ermeni meselesini belgelere dayalı olarak incelemekte ve bu konuda yeni bir perspektif sunmaktadır​

 

  1. Ermeni Milliyetçiliğinin Serüveni (Taşnaklardan ASALA’ya Yeni Belgelerle) – Ermeni milliyetçiliğinin tarihini ve Taşnaksutyun Partisi’nin gelişimini ayrıntılı olarak ele alan bu eser, konuyla ilgili ilk kez yayımlanan birçok belgeyi içermektedir​

 

  1. Atatürk’ün Sovyetlerle Görüşmeleri: Sovyet Arşiv Belgeleri ile – Atatürk’ün Sovyetlerle ilişkilerini ve Türkiye’nin dış politikadaki konumunu arşiv belgeleri üzerinden ele almaktadır​

Tarih Boyunca Türk Ermeni İlişkileri

 

  1. Sovyet Devlet Kaynaklarında Kürt İsyanları – Kürt isyanlarının Sovyet kaynakları açısından incelendiği bir çalışmadır​

 

  1. A. Boryan’ın Gözüyle Türk-Ermeni Çatışması – Bu eser, Ermeni tarihçi Boryan’ın bakış açısıyla Türk-Ermeni çatışmasını değerlendirmektedir​

 

Dr. Perinçek’in bu eserleri Türkiye’nin tarihsel meselelerine ışık tutarken, arşiv belgelerini kullanarak günümüzdeki tartışmalara tarihsel temellere dayalı yanıtlar sunmaktadır.